Mühendis olarak uyudu, okuma-yazmayı bile unutmuş şekilde uyandı
Hayatı bir gece, milyonda 5 kişide görülen bir rahatsızlık sonucu alt üst olan ve hafızasını kaybeden Gülseçen’in eşi Ferhat Elçi, “Gülseçen 5 yıl sonunda ayağa kalktı. Artık bazı kelimeler söyleyebiliyor, hayata bağlılığı, canlığını ve heyecanını gözlemliyoruz ve bu da bize büyük bir güç veriyor” dedi.
Gülseçen Kök Elçi ve Ferhat Elçi çifti, üniversitede tanışıp evlendi. 14 yıllık evli çiftin iki çocukları oldu. Hayatta her şey yolunda giderken liseyi birincilikle bitirerek ODTÜ’yü kazanan ve büyük başarıları olan Gülseçen’in hayatı bir gecede alt üst oldu. Elektrik Elektronik Mühendisi olan Gülseçen, geçirdiği rahatsızlık sonucu hafızasını kaybetti ve hayata sıfırdan başladı.
Elçi ailesi hayata tutunma serüvenlerini ve yaşadıkları 5 yıllık süreci anlattı.
“Yaşantımızın en zorlu dönemine başladık”
Elektrik Elektronik Yüksek Mühendisi Ferhat Elçi, “Gülseçen 5 yıl önce yaşadığı büyük bir sıkıntıdan sonra hayata yeniden bağlandı. 2012 yılında bir gece yaşadığımız bir acı olayla yaşantımızın en zorlu dönemine başlamış olduk. Aort diseksiyonu (aort damarının yırtılması) sonucu eşimin beyninde çok büyük bir travma oluştu. Bu da okuma yazma ve her türlü hayati fonksiyonu devre dışı bıraktı. Bu hastalığın milyonda 5 kişide görülen ve genellikle yaşlılarda veya trafik kazaları gibi şiddetli çarpma geçirmiş hastalarda olabileceğini belirttiler. Gülseçen o sıralar 35 yaşındaydı ve oldukça genç, son derece düzenli beslenen, spor yapan, sigarası alkolü olmayan oldukça sağlıklı bir insandı. O gece aortta anevrizma oluştu ve yırtılması sonucunda da kan gitmediği için beyin oksijensiz kaldı. Yaklaşık 4 dakika beyin oksijensiz kalmış. Gece hemen hastaneye götürdüm, gerekli tetkikleri yapıp ameliyata aldılar. Ameliyat sonrası dönemlerde hiçbir tepki yok, ilgi yok, konsantrasyon yok, anlamsız bakışlar.. Bu süre bir iki hafta gibi bir süreç değil, aylar sonra Gülseçen’in daha anlamlı bakışlar attığını gördük” şeklinde konuştu.
“Bilinç tedavisi fizik tedaviden çok daha zordu”
“Çocukların minimum etkilenmesi için okuldaki Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlarla görüştüm” diyen Elçi, kızının yüzde 100 başarı bursu elde ettiğini de ekledi. Ameliyat sonrası eşinin yatağa bağımlı sürecinin devam ettiğini ve bir yandan da sağ tarafında felç durumunun mevcut olduğunu ifade eden Elçi, “Doktorlar Gülseçen’in genç olması ve hayatı yeniden kazanma isteğimizin olduğunu gördüler ve çok ilgilendiler. Yapılan müdahaleler, fizik tedaviler ve rehabilitasyonlar bizim ayağa kalkmamızı sağladı. Bilinç tedavisi ise çok daha zorluydu. 5 yıllık süre içerisinde birçok dönemden geçtik. Anlama, algılama, bazı kelimeleri ifade etme gibi aşama aşama ilerledi ve beyin kendini toparladı. Konuşma tedavileri aldık. Bu tedavilerle tabi anlık sonuç elde edilmiyor, Gülseçen 5 yıl sonunda ayağa kalktı. Artık bazı kelimeler söyleyebiliyor, bu da bizi umutlandırıyor. İnşallah ileride cümleler de duyarız. Yazması olmayan birinin aldığı kurslarla yazmaya başladığını düşünün. Hayata bağlılığı, canlığını ve heyecanını gözlemliyoruz ve bu da bize büyük bir güç veriyor” diye konuştu.