Meğerse Hepimizin Bu Alışkanlığı Çok Zararlıymış

Sabahları erken kalkıp duş almak ve ardından dişlerimizi fırçalamak ailemizin bize öğrettiği alışkanlıklarımızdandır.Ancak herkesin aynı şeyi yapması, o şeyin doğru olduğu anlamına gelmiyor.

Günümüzde yapılan araştırmalar uzun süredir doğru olduğunuza inandığımız alışkanlıklarımızın aslında yanlış olduğunu gözler önüne seriyor.Sizler için derlediğimiz listede hemen hemen herkesin yaptığı ancak yanlış olduğu kanıtlanan 10 eylem var:

1- Çalar saat kullanımı

Akıllı telefonlar hayatımıza girene dek hepimizin baş ucunda çalar saatler vardı. Ancak akıllı telefonlar zamanla çalar saatlerin yerini aldı. Değişmeyen tek şey ise sabahın erken saatlerinde bir anda uyandırılmanız. Uzmanların görüşlerine göre sabahları aniden telefon veya çalar saat ile uyarılarak uyanmak zararlıymış.

Japonların yaptığı bir araştırmaya göre, aniden uyandırılmak hem vücudumuzun biyolojik saatini alt üst ediyor hem de kalbimiz için kötü.

Yapılan diğer araştırmalar da çalar saat kullanımının kalp kriziyle yakından bağlantılı olduğunu gösterdi. Çünkü sabah aniden uyandırıldığınızdan adrenalin seviyeniz tavan yapıyor ve bu da kalbinize çok zarar veriyor.

2- Sırt çantasını yanlış takmak

Ne kadar pahalı veya rahat olursa olsun çantalar düzgün takılmadıklarında belinize zarar verebiliyorlar.Ayrıca çantanız ağırsa, çantanızın içindeki ağır eşyayı çantanın ortasına koymanız gerekiyor. Böylelikle yük omuzlarınıza eşit şekilde biniyor.Yapılan bir diğer hata da çantayı tek omuzda taşımak. Çantanızı iki omzunuzla taşımayı ihmal etmeyin.

3- Sık sık duş almak

Ünlü dermatolog Nick Lowe, her gün ılık suyla duş almanın kuru ve çatlaklar dolu bir cilde sahip olmanıza neden olduğunu ileri sürüyor.Lowe, haftada 1-2 kez duş almanın ideal olduğunu söylüyor.

 

4- Yemek yedikten hemen sonra uyumak

Siesta kavramı özellikle Meksika ve İspanya’da çok meşhur. Buradaki insanlar akşam yemeğinden sonra uyumayı huy edinmişlerdir.Uyumak tabii ki de vücudunuza yararlı. Ancak yemek yedikten hemen sonra uyumak kilo almanıza neden oluyor. Yemek yedikten sonra dışarıya çıkıp dolaşmayı ihmal etmeyin. Hem metabolizmanız hızlanır hem de kilo almazsınız.

5- Mikrodalga kullanımı

Bazıları mikrodalgada ısıtılan yiyeceklerin içine kimyasal karıştığına inanıyor. Uzmanlar ise bunun doğru olmadığını söylüyor.

Aslına bakarsanız yiyeceklerinizi mikrodalgada ısıtmak demek yiyeceklerinizde daha az bakteri olması demektir. Öte yandan normal fırına göre mikrodalgalar, yiyeceklerin içindeki vitaminlerin ölmesine neden olmazlar.

Şaşırtıcı, değil mi?

7- Çok uyumanın yararlı olduğu düşüncesi

Günde sekiz saatten fazla uyumak kulağa güzel geliyor. Hatta bazıları çok uyumanın yararlı olduğunu düşünüyor.Yapılan bir araştırmada, çok uyumak ve yorgunluk arasında çok küçük bir oranda bağlantı olduğu görüldü. Bir diğer araştırmaya göre de günde sekiz saatten fazla uyumak felç riskini artırıyor.ABD’de yapılan araştırmada ise günde 6,5 – 7,5 saat uyumanın ideal olduğu görüldü.

8- Yanınızda hapşırıldığında sırtınızı dönmek

Etrafınızda birileri hapşırınca sırtınızı dönüyor musunuz? Maalesef boşuna uğraşıyorsunuz. Hapşırık sonrası açığa çıkan bakteriler yükseklerde uçuşurlar ve ışık hızıyla yere inerler. Ne kadar hızlı olursanız olun buna sizin önlem almanız mümkün değil.

Britanya’da yapılan bir araştırmada, toplu taşıma aracında hapşıran bir kişinin en az 150 kişiye mukusunu bulaştırdığı görüldü. Otobüste hapşırdığınızda açığa 100.000’e yakın bakteri çıkıyor ve bu bakteriler insanların yüzüne, koltuklarına ve kıyafetlerine iniyor. Buna alınacak tek önlem, hapşıran kişinin mendil kullanması.

9- Vitamin hapları/tabletleri

Birçok kişi vitamin tabletleri veya hapları alıyor. Hasta olduğunuzda doktor tavsiyesi ile ölçülü olarak ve belirli vitaminleri almak yararlı olabiliyor.Öte yandan yapılan yeni araştırmaların çoğuna göre on üç vitaminin hepsini içerdiği söylenen vitamin tabletleri hiçbir işe yaramıyor. Bunları aşırı dozda tüketmek ise sadece para kaybı.

10- Aşırı temizlik yapmak

“Temizlik imandan gelir” deyimini duymayan yoktur.

Ancak temizliğin de bir sınırı olmalı. Aşırı temiz evlerde büyüyen çocukların alerji olma risklerinin daha fazla olduğu kanıtlandı.İsveç’in Linköping Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, Estonya ile İsveç’i karşılaştırdı. Estonya’daki evlerde daha fazla bakteri olduğu saptandı. Estonyalı çocukların vücutlarında daha fazla bulunan moleküllerin, çocukların vücutlarını mukoza zarındaki antibadilerden koruduğu görüldü. Yine bu moleküller, vücudun bir şeye alerjisi olduğunda ortaya çıkıp alerjinin ağır etkilerinden vücudu koruyor.

Yukarıdaki bilgilerin bazıları kulağa tuhaf gelse de bazıları gerçekten çok doğru. İnsanları konu hakkında bilgilendirmek için paylaşın.